Şimdilerde olduğu gibi ne moda üzerine master yapmışım, ne de blog yazıyorum. Üstüme başıma, hatta başkalarının üstüne başına yine çok meraklıyım ama. Siemens'te kurumsal kıyafetlerimle işimin başındayım. Süslü püslü, renkli bir İnsan Kaynakçıyım. Zaman zaman İnsan Kaymakları, zaman zaman İnsan Manyakları diye espiriler yapılan, oradan oraya koşturduğum güzel ofis günlerimdeyim.
Her zaman da takım elbise giymiyorum. Ama o gün bir ekstra rahat gelmişim. Bir açıyorum outlook ajandamı, sürpriiiizzzz: Toplantı. Resmen jean giymekten halliceyim. Dahası CEO ve CFO'nun da katılacağı bir toplantı hep o rahat giyindiğiniz gününüze denk gelmez mi? Hep öyle olmaz mı?
Sürpriiiizzzz! Toplantı :o |
Sevgili Murphy Yasaları, arayı açabilirsin oysa, seni hiç özlemiyorum...
İşte kurtarıcı oradan bana bakıyor! Koton. Koşar adım içeriye dalıyorum. Satış görevlisine derdimi ve tarzımı bir çırpıda anlatıyorum. Bana 2-3 takım elbise gösteriyor. Lacivert, üzerinde incecik çizgileri olan bir etek ceket takım alıyorum. Ceketi tam istediğim gibi. Bu ceketi hedeflesem, arasam bulamam! Kısa, dar ve modern kesimli. Etek dizin hafif üstü. İçine de yalın ama şık bir gömlek. Hepsini alıyorum, ve hatta orada giyip çıkıyorum. Tüm bu süreç tam 15 dakika sürüyor. Koton seni seviyorum.
Ofise giriyorum ve komplimanlarımı topluyorum.
Ve mutlu son...
CEO, CFO'nun katıldığı toplantı diyecek olursanız. Tek kelime konuşmam gerekmiyor. Çok da kalabalık bir toplantı çıkıyor üstelik. Ama eski kıyafetimle gitsem kesin ayağa kalkıp bir tur atmam gerekirdi. Murphy beni rahat bırakmazdı, mümkün değil. Ama Koton ile birlik olup Murphy'yi şutluyorum ve lacivert Koton takımımla zen bir toplantı geçiriyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder